Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan EYT açıklaması

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “EYT kapsamında emekliliğe hak kazanan vatandaşlarımıza birinci aylıkları Şubat ya da Mart üzere bağlanabilir” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TRT ortak yayınında gündeme yönelik soruları cevapladı. Türkiye Yüzyılı’nın Türkiye’nin dünyanın en önde gelen ülkelerinden biri olacağı devrin ismi olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar yapıtlarıyla daima bir çabanın içinde olduklarını belirtti. Erdoğan, “Eğer siz yapıtlarınızla halkın karşısında değilseniz halk size bedel vermez. Bizim yaptıklarımızı halk 20 yıldır görüyor. Halk bunları eser olarak görüyor. Marmaray’ı görüyor, Avrasya Tüneli’ni görüyor. Bunları benim halkım bugüne kadar görmedi. Lakin bunları bizimle yaşadı, gördü. Bunları yaptırmamak için ellerinden geleni yaptılar lakin pürüz olamadılar. Türkiye Yüzyılı dediğimiz bir vizyon problemidir. Biz bu vizyonla çok daha ileri adımlar atacağız. Biz milletimizle birlikte yeni zaferlere inşallah ulaşacağız. Yaptığımız yatırımlarla global güç olmaya adım attık. Türkiye Yüzyılı, Türkiye’nin dünyanın en önde gelen ülkelerinden biri olacağı periyodun ismidir. İnanıyorum ki milletim tekrar AK Parti diyecek yeniden Cumhur İttifakı diyecek” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP’nin kullandığı ‘Yeter Kelam Milletindir’ sloganına reaksiyon gösterdi. Erdoğan, “Bunlarda utanma yok. Kalleşçe astıkları Menderes’in artık de sloganını çalıyorlar. Kendileriyle çelişmek muhalefetin her zamanki hali bunların istismar etmedikleri ne kaldı. Millet iradesine sahip çıkanlar bu sloganı kullanabilirler. Kalkmışlar binalarına bu sloganı asıyorlar. Binalara slogan asmakla olmaz. Evvel nitekim ulusal iradeye saygılı olmayı öğrenin. Ulusal olmayan kâfi kelam milletindir diyebilir mi? Oraya pankartı asabilir. Benim milletim size inanmaz ki. Siz ulusal değil gayri millisiniz. Bunlar milletin gönlüne girmenin değil artık de yeni bir şey öğrendiler Batı’dan aferin almanın peşindeler. Biz de CHP zihniyetine kâfi kelam milletindir, diyoruz lakin hizmet kelam konusu olduğunda, eser kelam konusu olduğunda yetmez diyoruz” açıklamasında bulundu.

6’lı masanın aday açıklamasına yönelik konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunlara 6 değil 7’li masa diyelim. 6 denildiğinde eksik oluyor. Nerede malum parti daima söylediğim üzere masanın altında. Kendilerince kapalı kapılar gerisinde toplanıp toplanıp dağılıyordu. Seçim tarihi vermesek bunların aday çıkaracakları yoktu. Bırakalım adayı, aday açıklama tarihlerinde bile belirsizlik, tutarsızlık var. Biri 13 Şubat’ta diyor oburu o tarihte açıklamak üzere bir planımız yok diyor. Aslında onlar için adaylarının kim olduğu aşikâr değil. Onlar ipleri 7’sinin elinde bir kukla koymaya çalışıyorlar. Bu türlü bir aday modeli bu millete hakarettir. Bir de yıpranır diye adaylarını açıklamıyorlarmış. Siz aday bile açıklayamazken biz Türkiye Yüzyılı’na hazırlanıyoruz” diye konuştu.

“Yeniden adaylık önünde hiçbir mani bulunmuyor. Hukuka da anayasaya da uygun”

6’lı masanın kendisinin cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ilgili açıklamaları sorulan Cumhurbaşkanı Erdoğan şu değerlendirmede bulundu: “Bunların anayasanın 101’nde ve ya öteki unsurlarında yeri yok. Biz bugüne kadar bu adımları atarken bunların aklı neredeydi. Biz Cumhurbaşkanı seçildik bunlar neredeydi. O vakit bunu hiç konuşmadılar. Artık konuşuyorlar zira çıkaracakları bir cumhurbaşkanı adayının silme talihi olmadığını görüyorlar. Milletimiz bizi Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin birinci Cumhurbaşkanı yaptı. Münasebetiyle yine adaylık önünde hiçbir mani bulunmuyor. Hukuka da anayasaya da uygun. Bu tartışmaları gereksiz buluyorum. Bunlar suyu bulandırma gayretleridir. Milletimiz bizi tekrar aday da yapacak Cumhurbaşkanı da seçecek.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan 6’lı masanın Ortak Siyasetler metnini eleştirdi. Erdoğan, “Tam manasıyla koalisyon sürecine dönüş kelam konusu olacak. Bakan sayısı 35’ti. Bu türlü bir şey olamaz indirdik şu an bizim 17 bakanımız var. 35 bakanlıktan 17’ye kadar indirdik. O 7’li masadakilerin birçok bilir. Bunlar israfın tak kendisidir. Bu masa müdavimleri erken başladı ağlamaya. Bunların zira millet için sıkıntıları yok. Hepsinin tek hesabı var yeni kuklamızı cumhurbaşkanı adayı yapabilir miyiz. Şu bakanlarını kurabilir miyiz. Koalisyon hükümetleri buna nazaran çok daha isabetli adımlar atma fırsatı yakalamış olabilir. Bunlar o fırsatı da bulamayacaklar. Benim milletim koalisyon hükümetlerinden ders aldı. 7’li masa Türkiye’ye bir şey hiç getiremez. Milletim de esasen onlara bu yetkiyi vermez. Milletim de onlara bu yetkiyi vermez. Benim vatandaşım ülkesini yönetme yetkisi vermez, vermeyecektir. Masadakiler ülkeyi götürse götürse eski günlerine götürür. Hasretleri, vaatler eski Türkiye. Büsbütün siyaset mühendisliği üzerine konseyi derme çatma bir masa” tabirlerini kullandı.

Erdoğan, “7’li masa içinde otel lobilerinde IMF ile görüşenler var” dedi.

Çankaya Köşkü’nün faal olarak kullanıldığını tabir eden Erdoğan, “Çankaya Köşkü tarihine ve manasına yakışır halde Cumhurbaşkanlığı tarafından bedellendiriliyor. Ülkemize milletimize hizmet etmeyi sürdürüyor. Cumhur İttifakı, birlik ve beraberlik anlayışının siyasetteki adresidir. Türkiye’nin bekası için yerli ve ulusal anlayışla siyaset yapan herkese kapımız açıktır” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli’yi yarın konutunda ziyaret edeceğini de duyurdu.

Başörtü düzenlemesini de içeren anayasa değişikliği ile ilgili acıkmalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletim kimlerin başörtüsü konusunda istismarcı olup olmadığını pek uygun bilir. Biz bu mevzuyu büyük çabalar vererek çözdük. Partimiz kapatılmak dahi istendi. O vakit CHP başörtüsüne özgürlük gelmesin diye anayasa mahkemesine koştu. Bay bay Kemal bu işin başını çekti. Biz bu düzenlemeyi anayasayla teminat altına alalım istiyoruz. Merak ediyorum bu hususun tahlili için yola çıktık. Bahis Mecliste tahlile en hoş tahlili sunacaktır. Aile kurumumuzu güçlendireceğiz, koruyacağız” biçiminde konuştu.

Seçme seçilme yaşını gençlerin siyasette faal bir halde yer alabilmesi için düşürüldüğünü tabir eden Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti: “Özellikle Türkiye Yüzyılı gençlerin yüzyılı olacak dedik. Gençleri seçimin kilitleri değil yol arkadaşımız olarak görüyoruz. Bizlerin gençliğini yoksulluk yokluklarla kuşattılar. Vazifeye geldiğimizde 30 yaş değil evvel 25’e indirdik. Bu yetmez dedik 18 yaşı seçme ve seçilme yaşı olarak parlamentodan geçirdik. O kadar ileri gittiler ki parlamentoyu çoluk çocuğa mı bırakacağız dediler. Biz gençlerimize güvendik. Güvenmeye devam ediyoruz. Türkiye’nin en büyük gençlik hareketine sahip partisi şu anda biziz. Bizim şu anda üye sayımız 11 milyon 500 bin civarında. Bunların içinde 1 milyon 100 bini yalnızca genç. Bu türlü bir yapıya sahibiz” dedi.

EYT ile ilgili açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hususta çok kapsamlı bir çalışma yürütüldüğünü söz etti. EYT konusunun yarın plan bütçe komitesinde görüşülmeye başlanacağını bildiren Erdoğan, EYT kapsamında emekliliğe hak kazanan vatandaşlara birinci aylıklarının şubat ya da mart üzere bağlanabileceğini belirtti. Erdoğan, “Bir irade ortaya koyduk, bu irademizin arkasındayız” değerlendirmesinde bulundu.

Dünyada faizin daima yükseltildiğini lisana getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, faizle ilgili tavrına ait, “Ben de tam bilakis faiz indirme gayreti verdim. Biz de faiz yüzde 9 bunu daha da düşüreceğiz. Benim inancım şu başbakanlığım periyodunda biz faizi 4.6’ya indirdik. Faiz ve enflasyon gerçek orantılıdır, faiz sebep enflasyon sonuçtur. Alansa benim alanım iktisat. Memleketler arası bir çok toplantıda bu tezimi savundum. Biz tekrar indireceğiz dedik 86’lardaydı 64’e düştü. Daha da düşecek. Kalıcı fiyat istikrarını tesis edeceğiz. Tüm sıkıntı istikrarımızdır, inancımızdır. 2022’de toplam bütçe masrafımız 2 trilyon 941 milyar lira oldu. Bütçe gelirimiz ise 2 trilyon 802 milyar lira olarak gerçekleşti. Bütçe açığımız yılın tamamında sırf 139,1 milyar lira oldu. Toplamda 171,8 milyar lira faiz dışı fazla verdik. COVID-19 salgını, emtia ve güç fiyatlarındaki artışlara karşın 4 yılın akabinde tekrar faiz dışı fazla vermeyi başardık” formunda konuştu.

Bütçe açığını 2002 yılında yüzde 11,1 düzeyinden devraldıklarını söyleyen Erdoğan, bu açığı 2022 yılında yüzde 1’e düşürdüklerini belirterek, “Bu yıl ayrıyeten faiz harcamalarının bütçe içindeki hissesini da azalttık.. Bütçede yakaladığımız güçlü gelir performansını sağlamak için ne vergi artırdık ne yeni vergi getirdik. Tam tersine yükleri düşürdük. Memleketler arası kuruluşlar büyümeyi de açıklıyorlar. Şu anda büyümede 5,5’i yakalamış durumdayız” açıklamasını yaptı.

İkinci el konutlarla ilgili dayanak olmak için bir çalışmanın ayrıyeten yapılacağını açıklayan Erdoğan, “Projenin planlama kademesi devam ediyor. Önceliği birinci meskenini alacaklar vatandaşlarımıza yeni konut arzına veriyoruz. Bununla birlikte üretim ve istihdamı da artırmak istiyoruz. Bu olağan seçim sonrası atılacak bir adım. Bizim doğal bu hususta önemli bir deneyimimiz var. Orta gelirliye dayanak olacağız dedik, yaptık. 21 vilayette Roman vatandaşlarımıza özel proje için hazırlık yapıyoruz. Her vatandaşımızı uygun ödeme şartlarıyla mesken sahibi yapmak istiyoruz. Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı konut projesini yaptık. Bunu birinci biz yaptık ve 20 yıldır da yapıyoruz. Yeni projeleri de hayata geçirmekten geri durmayacağız” tabirlerini kullandı.

2023’ün birinci çeyreğinde Karadeniz gazını vatandaşlarla buluşması için tüm çalışmaların 7/24 aslıyla devam ettiğine dikkat çeken Erdoğan, alanda yaklaşık 10 bin kişi çalıştığını, denizde 50’den fazla geminin operasyonlarını sürdürdüğünü kaydetti. Derin denizde boru ve kordon bağı seriminin tamamlandığını söyleyen Erdoğan, “Derin deniz ana kordon çizgisinin kesin etütlerine de başlandı. Yavuz ve Yasal gemileri kuyuların alt ve üst tamamlama süreçlerini gerçekleştiriyor” dedi.

İsveç’in NATO’ya üyelik başvurusu sürecini terörizmle gayrette kapsamlı bir işbirliği tesis edilmesi için bir fırsat olarak gördüklerini tabir eden Erdoğan, “Bize 127 teröristi iade edin dedik İsveç, anayasa değişikliğini yaptıktan sonra biz süreci işleteceğiz, dedi. Sayın Başbakan geldi çok hoş görüşmelerimiz oldu. Yeni İsveç hükümetinden aldığımız iletiler, İsveç’te terörle gayret manasında bir anlayış değişikliğinin başlayabileceğine işaret ediyordu. Lakin verilen taahhütlerin yerine getirilmediğini gördük. Terör örgütü faaliyetlerinin devam ettiğini gördük. Geçtiğimiz haftalarda yaşananlar ortada. Bu hareketlerin failleri hakkında soruşturma açılmasına dahi gerek duymadılar. İsveç, terör örgütleri mensuplarının inançlı limanı haline geldiği gerçeğiyle yüzleşmelidir. Mutabakat zaptı bizim yol haritamızdır. Buradaki taahhütlerin eksiksiz yerine getirilmesi önceliğimizdir” sözlerini kullandı.

Avrupa’da ve İskandinav ülkelerinde son periyotta artan İslam aksisi telaffuz ve aksiyonlardan de telaş duyduklarını lisana getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’e karşı yapılan atağa İsveç’in seyirci kalmasını kabul edemeyiz. Sonrasında Hollanda’da misal bir hareketin yapılmasını da tesadüf olarak görmüyoruz. Kutsal kıymetlerimize hakaret eden bu aksiyonlara duyarsız kalınması, güvenlik güçlerinin bunları kordon altına alması neyle izah edilebilir? Bizler bunları en güçlü formda kınadık. Bunu İsveç’in halletmesi lazım. İsveç’ten ülkede yaşayan tüm kümelerin inançlarına hürmet göstermesini ve terörle uğraş konusunda samimi adımlar atmasını bekliyoruz. An prestijiyle İsveç’in NATO üyeliğine sıcak bakmıyoruz. Öte yandan Finlandiya’nın durumunu farklı kıymetlendiriyoruz. Finlandiya şayet şu an olduğu üzere süreci işletirse parlamentomuz açık olduğunda üzerimize düşeni yerine getiririz” dedi.

Türkiye’nin terörle uğraşının Suriye’nin toprak bütünlüğüne de katkıda bulunduğunu söyleyen Erdoğan, . Rejimin bunu farkına varması gerektiğine dikkat çekti. Suriye’nin geleceğinin ipotek altına girmemesi için terör örgütlerinin tavrına karşı gayret edilmesi gerekliliğine vurgu yapan Erdoğan, şunları söyledi:

“Biz Suriye’nin kuzeyinde odunsuz yolumuza devam ettik. Kademeli dediğimiz olayda da Rusya-Türkiye-Suriye olarak üçlü bir toplantı düzenleyelim ve istihbarat örgütlerimiz bir ortaya gelsin akabinde savunma bakanlarımız bir ortaya gelsin bu işin muvaffakiyetle sonuçlanmasıyla da Dışişleri bakanları bir ortaya gelsin, nihayetinde de başkanlar bir ortaya gelsin. Bu gelişmelerden de İran’ı haberdar edelim dedik. Biz her manada ulusal güvenliğimizi muhafaza manasında gereken tedbiri alırız. Geri dönüşlerin inançlı olması gerekiyor. Biz o briket konutları boşuna yapmadık. İstedik ki istekli dönüşler başlasın ve Suriye’de BM unsurları temelinde geri dönüşlerin sağlanması için kaidelerin oluşturulması gerekiyor. Bu da başladı. Şu anda 400-500 bine yakın mülteci Suriye’ye dönmeye başladı. Rusya ve Ukrayna önderleriyle muhtaçlık anında sık sık görüşüyorum. Başkan diplomasisi dediğim bu görüşmelerde onlar da dilekli. Bu görüşmeleri yapmazsak sonuç almamız mümkün değil. Şahsî alakaların ne kadar değerli olduğunu da bu süreçte dünya görmüş olmalı. İnisiyatif alma konusunda hiçbir Avrupa ülkesi bizim kadar bahadır olamadı. Tahıl koridoru, esir değişimi, nükleer santralin güvenliği ve insani yardımlar konusunda daima tahlilin bir modülü olduk. Arabuluculuk vazifesini üstlenmeye her vakit hazırız. Barışa dair umutlarımı kaybetmiş olsaydım; tahıl koridoru açılmazdı, esir değişimi yaşanmazdı. Yunanistan’ın son devirde Türkiye’ye yönelik tavrının izahı da kabulü de mümkün değil. Bu tavır, komşuluk ilgilerine de müttefikliğe de ters. Yunanistan’ın temel rahatsızlığı Türkiye’nin global seviyede yükselen profili. Yunanistan’ın hukuk dışı adımlarına verdiğimiz cevaplar karşısında çaresiz kalan Yunan tarafı akıl dışı formüllere sığınıyor. Yunanistan’ın hava ihlali savlarını dayandırabileceği bir temel yok. Asıl Yunanistan, hava alanımızı, uçaklarımızı ve balıkçılarımızı taciz ederek tansiyonu yükseltiyor. Bu aksiyonları hava kuvvetlerimiz ve kıyı güvenliğimiz karşılıksız bırakmıyor.”

Türkiye’nin savunma sanayi muvaffakiyetinin Yunanistan’ı rahatsız ettiğini söz eden Erdoğan, “‘Tayfun’ deyince panikliyorlar. Biz kendi hazırlıklarımızı yapmayacak mıyız? Şu anda 560 km menzili var ancak ben diyorum ki bu yetmez. Bunu 1000 km’ye çıkaracaksınız. Bizim attığımız adım bu. Ülkemizin güvenliğine yönelik aksiyonlara karşı elimiz bağlı oturmamız mümkün değil. Bunlara karşılık vermeyi sürdüreceğiz. İHA’larımız, SİHA’larımız, Akıncı’larımız ve hepsinden öte KIZILELMA’mız bunlar kıymetli. İnşallah GÖKBEY de geliyor. Tüm bunlarla bir arada silahlı kuvvetlerimiz çok güçlü hale gelecek. Ben bu muhalefeti anlamış değilim. Bu yaptıklarımız ülkemizi korumak için. Bunların ismi üstünde ‘savunma’ sanayii. Bunları yaparken onlardan müsaade mi alacağız? Onlar da bu yaptıklarımızı beğenecekler. Biz savunma sanayiinde önemli manada ihracat yapıyoruz. İhracatta da düzgün bir yere yerleştik. İktidara geldiğimizde gayemizi tam bağımsız savunma sanayii olarak belirlemiştik. Artık bunu adım adım gerçekleştiriyoruz. Bunda emeği geçenleri tebrik ediyorum. Başta Baykar olmak üzere, TUSAŞ olmak üzere. Benim ülkem bu muhalefetin anlayışına kalırsa bir toplu iğneyi bile üretemezler. Fakat artık onların hepsi geride kaldı. Savunma sanayii dalında 2002’de 56 firma faaliyet gösterirken bugün bu sayı 2 bin 705’e yükseldi. Burada çeşitliliğin ve rekabetin önünü açan biz olduk” dedi.

Şu an prestijiyle 10-15 ülkenin parlamentosunun Nobel Barış Mükafatı adaylığıyla ilgili bir adım attığını söyleyen Erdoğan, “Karşımızda İsveç var. Onlar bu hususta nasıl bir hal takınırlar bunu bilemem. Rusya-Ukrayna savaşında attığımız adımlar ve elde edilen muvaffakiyet dünya barışına katkı sağlamakta. Bölgemizde ve ötesinde her vakit barış, huzur ve istikrar için durmadan çaba göstermeye devam edeceğiz.” diye konuştu.

Erdoğan, bir soru üzerine “Atarken en çok heyecan duyduğum imza Ayasofya. Açmak bize nasip oldu. Üstat Necip Fazıl’ın o kararlılığını orada yaşadık. Ayasofya’yı açmak Allah’a hamdolsun bize nasip oldu. Nasıl duygulanmayayım” dedi.

Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Erbakan hocamızın vaatlerini gerçekleştirmiş olmamıza karşın şu anda birilerinin farklı tabanda, bu adımlara karşı olanlarla birlikte olmaları insanı önemli manada yıkıyor.” – ANKARA