Samsun’da engelli çocuğa öğretmen şiddeti tezi

Samsun’un İlkadım ilçesinde zihinsel engelli ve bipolar bozukluğu olan 11 yaşındaki Mert Erdoğan’a, meskende eğitim çerçevesinde Ulusal Eğitim Müdürlüğü tarafından B.A. isminde bir öğretmen görevlendirildi. Kaymakamlık kararı ile Mert’e konutta ders veren öğretmen 2 ay boyunca eğitimlere devam etti. Aile, 11 Ocak’taki eğitim sırasında öğretmenin oğullarına şiddet uyguladığı gerekçesiyle şikayette bulundu.

“Başka öğrencilere de şiddet uygulamış olabilir”

Olayı anlatan anne Merve Erdoğan,

“Oğlum zihinsel engelli ve bipolar bozukluk rahatsızlığı var. Konutta eğitim raporları olduğu için İlçe Ulusal Eğitim Müdürlüğünden bir öğretmen konutumuza yollandı. Eğitimler 2 ay sürdü. Son eğitimde öğretmen oğluma şiddette bulundu. Elindeki tableti çekerek aldı. Oğlumun ellerini artta bağlayarak sırtına bastırarak üstüne çıktı. O sırada görünce şok geçirdim. Oğlum çığlık atmaya başladı. Oğlum, ‘Anne beni kurtar’ diye bağrınca öğretmen daima kendisinden özür dilemesini istiyordu. Uzun bir mühlet boğuştuktan sonra öğretmenin üzerine gidip, Mert’in üzerinden onu aldım. Öğretmen bize, ‘Siz istediniz tableti almamı’ dedi. Ben de ona, ‘Sana oğlumuza şiddet uygula demedik’ dedim. Sonuç olarak öğretmenden şikayetçiyiz. Tahminen öbür öğrencilere de şiddet uygulamıştır fakat veliler sesini çıkaramamıştır”

dedi.

“Darp raporu aldık, şikayetçiyiz”

Çocukları için harcadıkları emeklerin boşa gittiğini tabir eden Merve Erdoğan,

“Olayın akabinde çabucak 112’yi aradım. Emniyetten Çocuk Şube polisleri geldiler. Bizi hastaneye götürdüler. Oradan darp raporu aldık. Ondan sonra da karakola gidip, tabirimi verdim. Sonraki gün de şiddete uğrayan oğlumun tabiri alındı. Biz sonuna kadar şikayetçiyiz. Bizim tüm emeklerimiz çöpe gitti. Çocuğum kent dışında da tedavi görüyor. Mert epilepsi, menenjit geçirmiş bir çocuk. Tekrar bunları geçirecek diye çok korktum. Oğlum o olayın şokunun akabinde hiçbir formda öğretmen kabul etmiyor. Aslında tedavi nedeniyle eğitim açısından çok geç kalmıştık. Artık eğitim almak da istemiyor. Ne yapacağımızı bilemez durumdayız. Sesimi yetkililere duyurmak istiyoruz. Olayın akabinde oğlumun ayaklarında ve bedeninde morluklar vardı. Aldığımız raporda da bunlar var ve şikayet dilekçemizde de bunlardan bahsettik”

diye konuştu.

Öğretmen kendini savundu: “Şiddet savı yanlışsız değil”

Hakkındaki argümanlar hakkında İhlas Haber Ajansı(İHA) muhabirine bilgi veren öğretmen B.A. ise,

“Aile aslında yanımızdaydı. Darp olayı falan yoktur. Annesi, babası ve dedesi de oradaydı. Yalnızca saldırmasın diye kolunu tuttuk. Ailenin söylediği kolundan bastırma üzere olaylar hakikat değil. Ben o meskene istekli giden bir öğretmenim, bu türlü bir şey zati mümkün olamaz. Eğitime başladıktan 2 ay üzere bir mühlet sonra aile de ben de eğitimi bıraktım. Ben bu çocuklara yararlı olayım diye kaymakamlık görevlendirmesi ile kendi isteğimle gidiyorum. Yalnızca çocuk şiddet uygulamasın diye annesi, babası da yanındayken kolunu geriye yanlışsız tuttuk. 2012 yılından beridir ben bu alanda çalışıyorum. Bu türlü bir şeyi duyunca nitekim çok üzüldüm. Şikayet ettilerse masraf tabir veririm lakin şiddet üzere bir olay mümkün değil. Ben yalnızca saldırmasın diye kolunu geriye gerçek tuttum. Çocuğu kendileri tam olarak zapt edemiyor. Çocuk saldırgan bir çocuk, bipolar bozukluğu var. Şiddet uygulama niyeti olan bir insan bunu annesinin babasının yanında esasen yapmaz. Kelam konusu argümanlar gerçek değildir”

ifadelerini kullandı.

Olayla ilgili soruşturma sürüyor.