“Gas-stop” zelzele bölgesindeki ikinci afeti önledi: Marmara’daki çizgiler hazır

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) ve BOTAŞ yetkilileri, zelzele bölgesindeki doğal gaz sınırlarıyla ilgili yapılan çalışmalar hakkında Meclis Zelzele Araştırma Kurulunda milletvekillerini bilgilendirdi.

300 BİNDEN FAZLA ABONE KAYBI

EPDK Doğalgaz Piyasası Daire Lideri Hüseyin Daşdemir, 11 vilayetteki doğal gaz boru sınırının 21 bin kilometre olduğunu söyledi.

Bölgede toplam 2 milyon doğal gaz abonesinin 336 bin azalarak 1 milyon 686 bine düştüğünü belirten Daşdemir, “Abone sayısındaki düşüşün yaklaşık yüzde 85’inin oturulamaz durumda olan binalardan, geriye kalan yüzde 15’inin ise göç tesirinden oluştuğunu varsayım ediyoruz” dedi.

GAS-STOP FELAKETİ ÖNLEDİ

Daşdemir, sarsıntı bölgesinde kent içi doğal gaz iletim çizgisinde oluşan hasarın 1 milyar TL olduğunu kaydetti.

EPDK’nın ihale şartnamelerindeki “gas-stop” materyalinin, sarsıntıda yararını gördüklerini söyleyen Daşdemir, “Bu ekipmanlar sayesinde kent içlerinde ikincil bir afet, bir yangın, bir patlama yaşanmadı. Kent içi doğalgaz dağıtım şebekelerimiz, bu hususta güzel durumda” diye konuştu.

3 BÖLGEDE AĞIR SINIR HASARI

BOTAŞ Genel Müdürü Burhan Özcan da hiçbir fay çizgisi üzerinde hasar oluşmadığını, meydana gelen hasarların taban sorunlarından kaynaklı olduğunu belirtti.

Depremin akabinde basınca hassas sistemler sayesinde 2 ila 3 dakikada tüm kritik vanaların kapandığını kaydeden Özcan, “Gaziantep, Hatay ve Kahramanmaraş’ta gaz kesildi. Tekrar 9 tane ilçemizde de gaz arzını durdurduk. 3 bölgede ağırlaşan bir çizgi hasarımız kelam konusu. Bu hasarlar bilhassa sıvılaşma ve yer sorunlarından kaynaklanıyor. Maraş ve Adıyaman bölgelerinde yatayda 8 metreyi bulan yer değiştirmeleri var” sözlerini kullandı.

OLASI MARMARA DEPREMİ

Muhtemel Marmara zelzelesinin uzun müddettir gündemlerinde olduğunu ve hazırlıkları tamamladıklarını söyleyen Özcan, şöyle devam etti:

“Mafsallı beton bloklar kullanarak bilhassa Marmara Denizi’ndeki boru çizgisi geçişlerimizi hem denizcilik faaliyetlerinden kaynaklanan külfetlere karşı hem de depremsellik tesirindeki hür hareketleri daha denetimli hâle getirecek çalışmalarımızı gerçekleştirdik. Yaklaşık 13 kilometrelik bir çizgi boyunca da bu bahiste hem stabilizasyonu hem de güvenliği sağlayacak deniz geçişlerini gerçekleştirmiş durumdayız.”