Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ta konteyner kent ziyaretinde konuştu: (2)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, “Alevi” konusundaki açıklamalarına ait, “Ana muhalefetin başındaki zat, hangi mezhepten olursa olsun, bizi hiç düşündürmez. Hürmet duyarız. Ancak bunu kalkıp istismar vasıtası yapmak, bir mutfak durumu içerisinde bunu anlatmanın ne manası var?” dedi.

Kahramanmaraş merkezli zelzelelerin akabinde, Onikişubat ilçesindeki Hanefi Mahçiçek Stadyumu alanına kurulan Baykar Konteyner Kenti ziyaretinde konuşan Erdoğan, daha evvel olduğu üzere kimin ne dediğine değil, milletin ne istediğine ve hangi istikameti gösterdiğine bakacaklarını belirtti.

AK Parti, MHP ve Cumhur İttifakı’nın, LGBT’nin karşısında olduğunu, ailenin kutsiyetine inandıklarını, bu nedenle aile kavramına leke sürdürmeyeceklerini tabir eden Erdoğan, “Varsın onlar LGBT’ci olmaya devam etsinler. CHP’si de olsun, İP’i de olsun, öbür tarafta HDP’si de olsun, kim olursa olsun. Biz kendimize bakacağız. Zira milletleri millet yapan güç, ailelerdir ve bu güçlü ailelerin içinde LGBT olmaz.” diye konuştu.

Hükümetin yaptığı uygun ve hoş gelişmeleri kıymetsizleştirmek için çırpınan bir kesitin olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, İHA, SİHA yaptıklarını, TCG Anadolu gemisini denize indirdiklerini, insansız savaş uçağı Kızılelma’yı gökyüzüne çıkarttıklarını hatırlattı.

Ülkeye güç katacak bu gelişmeler karşısında birilerinin çabucak tezvirata başladığını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

“Neymiş, ‘Savunma sanayi eserleri karın mı doyururmuş’ diyorlar. Bunların dünyadan haberi yok. Savunma sanayi alanındaki her gelişme, birebir vakitte Türkiye’nin ulusal teknoloji atağında attığı yeni bir adımdır. Teknolojide ilerlemek demek, dizaynından üretimine tüm safhalarında gençlerimizin birikimlerinin ve güçlerinin kıymetlendirilmesi demektir. Türkiye’nin gençleri tasarladıkça, ürettikçe, katma bedel oluşturdukça, milletimizin ve devletimizin çıkarı da artacaktır. Öbürleri yaptığında hayranlıkla seyrettikleri teknolojik gelişmelerin altında, kendi ülkemizin, kendi insanımızın imzasının olmasından rahatsızlık duyanların gerisindeki haletiruhiyeyi ve silüetleri sizler güzel biliyorsunuz. PKK’sından FETÖ’süne, terör örgütleriyle pazarlık yapınca, elbette bunlardan rahatsız olurlar. Global emperyalizmin temsilcisi kurumlara kelamlar verince, elbette bunlardan rahatsız olurlar. Bu karanlık pazarlıklarını gizlemek için durduk yere etnik köken, mezhep tartışması açıyorlar. Bu ülkede kimse kimseye kökenini, mezhebini sormaz.”

Erdoğan, bunların ayrıyeten palavra ve iftira mahsulü kampanyalar başlattıklarını söyledi.

-“Kıblesi Kabe olmayanın seccadesi de bu formda olur”

CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Alevilikle ilgili toplumsal medya hesabından yaptığı açıklamaya değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

“Bugüne kadar Erdoğan’ın ağzından bu türlü bir şey duydunuz mu? Ana muhalefetin başındaki zat, hangi mezhepten olursa olsun, bizi hiç düşündürmez. Hürmet duyarız. Lakin bunu kalkıp istismar vasıtası yapmak, bir mutfak durumu içerisinde bunu anlatmanın ne manası var? Seccade nedir, secde nedir bilmeyenlerin, ağızlarından çıkanlardan bihaber olanların seçim öncesi havayı bozmak için başlattıkları bu istismar siyaseti ülkemizde yer tutmaz. Sen seccadeye ayakkabınla basabilirsin. Kıblesi Kabe olmayanın seccadesi de bu biçimde olur.”

Daha evvel katıldığı bir programda kendisine seccade armağan edildiğini aktaran Erdoğan, bu seccadeyi 15 Mayıs’ta şükür secdesinde kullanacağını lisana getirdi.

“Toplumsal barışın ve kardeşliğin bozulmasına asla müsaade vermeyeceğiz”

Türkiye fotoğrafının, 85 milyonun bütün renkleriyle ortaya çıkan bir zenginlik olduğunu hatırlatan Erdoğan, “Ülkemiz siyasetinin, bedellerin istismarıyla yönlendirildiği periyotlar geride kaldı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ismi ardına sığınarak bu ülkeye faşizmin en ilkel formunu dayatanların evresi kapanalı çok oldu.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ın yalnızca sarsıntının değil, geçmişte siyasi ve toplumsal fay sınırlarında yapılan tahriklerin acısını çeken bir kent olduğunu söyledi.

Birilerinin tekrar, eski Türkiye’nin öteki tüm hastalıkları üzere bu hususları da kaşımanın, insanları birbirine düşman etmenin peşinde olduğunu tabir eden Erdoğan, toplumsal barışın ve kardeşliğin bozulmasına asla müsaade vermeyeceklerinin altını çizdi.

Türkiye’nin 21 yıllık emeğinin mahsulü demokrasi ve kalkınma kazanımlarına el uzatılmasına da göz yummayacaklarını, ülkenin ve milletin geleceğine teminat olan “tek millet, tek bayrak, tek bayrak” şiarıyla hareket edeceklerini lisana getiren Erdoğan, böylelikle bütün oyunların üstesinden geleceklerini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletle birlikte terör örgütlerine karşı büyük bir çaba verdiklerini vurgulayarak, kelamlarını şöyle tamamladı:

“Milletimizle birlikte bu terör örgütlerini Cudi’de, mağaralara gömdük mü? Gabar’da gömdük mü? Tendürek’te gömdük mü? Bestler Deresi’nde gömdük mü? Hiç tasanız olmasın, bundan sonra da bu terör örgütlerini gömmeye devam edeceğiz. Asıl bunların rahatsızlığı nerden? Artık Kandil takviye veriyormuş. Hale bak. Kandil’den terörist başları bay bay Kemal’e dayanak veriyor. ‘Biz diyorlar bay bay Kemal’in yanındayız.’ Ne kadar hoş, uygun ki bunu söylüyorlar. Benim milletim de bu teröristlerin dayanak verdiği CHP’ye, İP’e, HDP’ye takviye vermeyecektir. Başkalarını saymaya gerek var mı, yok. Daima birlikte Cumhur İttifakı’nın sapasağlam yanında yer alırsak, dimdik durursak 14 Mayıs inanıyorum ki bizim zaferimizle neticelenecektir. Bu terör örgütleri ve emperyalist kan emici dayanaklı, tek parti faşizmi artığı zihniyeti, daima bir arada sandığa gömmeye var mıyız? Maraş’ın her uğraşımızda olduğu üzere 14 Mayıs’ta da en güçlü formda bizim yanımızda yer alacağından kuşku etmiyorum.”

(Bitti)