Cumhurbaşkanı adaylarının propaganda konuşmaları

Cumhur İttifakı cumhurbaşkanı adayı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Biz, yarın akşam milletimizin tercihinin, yürütmeyi 5 yıllığına tekrar bize, yasamayı da Cumhur İttifakı’na tevdi etmekten yana olacağına inanıyoruz.

Cumhurbaşkanı adaylarının propaganda konuşmaları
Yayınlama: 13.05.2023
8
A+
A-

Cumhur İttifakı cumhurbaşkanı adayı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Biz, yarın akşam milletimizin tercihinin, yürütmeyi 5 yıllığına tekrar bize, yasamayı da Cumhur İttifakı’na tevdi etmekten yana olacağına inanıyoruz. Milletimizle kurduğumuz gönül bağından gelen mesajlar, ülkemizin dört bir yanından, meydanlardan yükselen sesler, bize bunu müjdeliyor.” dedi.

Cumhurbaşkanı adaylarının propaganda konuşmaları TRT’de yayınlandı.

Konuşmasına vatandaşları selamlayarak başlayan Erdoğan, Türkiye’nin yarın Cumhurbaşkanını ve TBMM’de kendini temsil edecek milletvekillerini seçeceğini belirtti.

Türkiye’nin gerçek anlamda ilk demokratik seçimi olan 14 Mayıs 1950’den sonra, yine bir 14 Mayıs günü milletin geleceğine karar vereceğini ifade eden Erdoğan, seçimlerin, demokrasinin en güzel tezahürü olduğunu vurguladı.

Erdoğan, Türkiye’nin vesayete, darbelere ve karşılaştığı pek çok badireye rağmen her seçimini demokrasi şöleni şeklinde gerçekleştirmeyi başarmış bir ülke olduğunu kaydederek, şöyle konuştu:

“Yarın da hep beraber bir demokrasi şöleni yaşayacağız. Siyasetin doğasında var olan rekabetin, çekişmelerin, hatta gerilimlerin hepsini de sandık sonuçlarının belli olmasıyla geride bırakacağız. Milli iradenin üstünlüğünden taviz vermeyen bir toplum olarak, sandıktan çıkan sonucu herkesin kabul edeceğinden şüphe duymuyoruz. Biz, yarın akşam milletimizin tercihinin yürütmeyi 5 yıllığına tekrar bize, yasamayı da Cumhur İttifakı’na tevdi etmekten yana olacağına inanıyoruz. Milletimizle kurduğumuz gönül bağından gelen mesajlar, ülkemizin dört bir yanından, meydanlardan yükselen sesler, bize bunu müjdeliyor. Bizim için seçim kazanmak, daha fazla koşturacağımız yeni bir eser ve hizmet döneminin başlangıcı demektir. İnşallah önümüzdeki dönemde Cumhuriyetimizin ilk asrında kurduğumuz sağlam demokrasi ve kalkınma altyapısı üzerinde Türkiye Yüzyılı’nı 85 milyon olarak hep birlikte yükselteceğiz.

Geçtiğimiz 21 yılda ülkemizi eser ve hizmet siyasetiyle nereden nereye getirdiğimizin şahidi bizatihi sizlersiniz. Üstelik bu başarıları yaşadığımız nice badirelere, küresel krizlere, afetlere rağmen elde ettik. Yol açtığı can kaybı ve yıkımla tarihimizin en acı afeti olan 6 Şubat depremleri bunun son örneğidir. Başka hangi işle uğraşırsak uğraşalım, kalbimiz deprem bölgesindeki kardeşlerimizle birlikte atıyor, onlar için atıyor.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gündemlerinin birinci maddesinin daima deprem bölgesinin yeniden ayağa kaldırılması olduğunu dile getirerek, depremin yaralarını sararken, ülkenin ve milletin diğer meselelerini de ihmal etmediklerini söyledi.

“Gelişmiş ülkelerle yarışabilecek altyapıya sahibiz”

Türkiye’deki huzur iklimini güçlendirmeye ve ekonomik sıkıntıları çözmeye yönelik çalışmaları kararlılıkla yürüttüklerini vurgulayan Erdoğan, Cumhuriyet’in yeni asrı için hazırladıkları Türkiye Yüzyılı Vizyonu’nu siyasi, sosyal, ekonomik tüm yönleriyle sürekli geliştirdiklerini kaydetti.

Bu çerçevede artık temel altyapı eksiklerini önemli ölçüde gidermiş bir ülke olmanın güveniyle önceliği milletin her bir ferdinin refahını artırmaya verdiklerini belirten Erdoğan, şunları ifade etti:

“Gerçekten de artık eğitimde, sağlıkta, ulaşımda, enerjide, sanayide, savunmada, tarımda, turizmde, sporda ve diğer pek çok alanda gelişmiş ülkelerle yarışabilecek altyapıya sahibiz. Ülkemizin tüm bu alanlarda katettiği mesafe ile artan kamu gelirlerini üretim ve istihdamı güçlendirecek şekilde değerlendiriyoruz. Türkiye’nin, dünyanın ve bölgesinin gerçekleri ışığında her alanda güçlü olmaktan başka alternatifi bulunmadığının bilinciyle hareket ediyoruz. Savunma sanayi projelerini hem bu amaçla hem de sağladığı yüksek teknoloji birikimiyle ülkemizin en önemli güç çarpanlarından biri olarak görüyoruz. Asgari ücretten memur ve emekli maaşlarına kadar çalışanlarımızın gelirlerinde yüksek oranlı artışlar yapıyoruz. Son toplu iş sözleşmelerini ve temmuz ayındaki düzenlemeleri de bu yaklaşımla gerçekleştirdik. Dünyanın en kapsamlı sosyal yardım şemsiyesini oluşturarak, hiçbir vatandaşımızın kendini sahipsiz hissetmemesini sağladık.”

Erdoğan, gelecek dönemde sosyal yardım politikalarını her bireyin hayat seviyesini belirli bir sınırın altında bırakmayacak şekilde daha da genişleteceklerini, doğal gaz ve petrol gelirlerinin bir kısmını bu amaçla kullanacaklarını söyledi.

“Meşru sınırın dışında hiçbir arayışa girmedik”

Karadeniz doğal gazının sevincini, hanelerde kullanılan doğal gazı bu ay tamamen ücretsiz yaparak, 1 yıl boyunca mutfak ve sıcak su tüketimini faturalardan düşerek milletle paylaştıklarını hatırlatan Erdoğan, “Terörden arındırdığımız Gabar’da bulduğumuz ve ülke tüketiminin onda birine denk gelen petrolü yeni keşiflerle artırdıkça enerji bağımsızlığımızı tahkim edeceğiz.” dedi.

Kaynağını enerji gelirlerinden alacak bir Aile ve Gençlik Bankası kuracaklarını belirten Erdoğan, bu bankayı, gelişmiş ülkelerdeki örnekleri gibi özellikle kadınlara ve gençlere yönelik çalışmaların finansmanında kullanacaklarını dile getirdi.

Erdoğan, toplumun temel direği olan ailenin korunması ve geleceğin teminatı olan gençlerin desteklenmesi hususunda hiçbir fedakarlıktan kaçınmayacaklarının altını çizerek, ülkeye ve millete siyaset yoluyla hizmet etmek, bunun için de seçimlerden başarılı çıkmak için çeşitli stratejiler uygulamanın her liderin, her partinin hakkı olduğunu söyledi.

İktidara gelirken ve hükümetleri döneminde kendilerinin de Türkiye’ye eser kazandırmak, millete hizmet etmek için çeşitli politikalar uyguladığını aktaran Erdoğan, “Gerektiğinde çok büyük riskler alarak yürüttüğümüz her çalışmanın gayesi, ülkemizin bir meselesini çözmek, milletimize ilave bir kazanım sağlamak olmuştur. Bu meşru sınırın dışında hiçbir arayışa girmedik, hiçbir çaba göstermedik.” diye konuştu.

“Bu yaklaşımları reddediyoruz”

“Türk siyaseti bu çerçevede son dönemde maalesef istemediğimiz tablolar yaşamaya başladı” diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bir yandan terör örgütleri ve onların temsilcileriyle yapılan gizli pazarlıklara dair inkarı mümkün olmayan beyanlar duyuyoruz. Diğer yandan uluslararası medyada ülkemizdeki seçimlerin sonuçları ile ilgili analiz sınırlarını çok aşan niyetler, hatta temenniler okuyoruz. Öte yandan, milli birliğimize, beraberliğimize, aile yapımıza, evlatlarımızın geleceğine tehdit mahiyetinde işbirliklerinin işaretlerini alıyoruz. Hiçbir siyasi hedef, hiçbir seçim stratejisi, ülkenin böyle bir iklime sürüklenmesinin bahanesi olamaz. Biz, ülkenin ve milletin istikbaline yönelik bir tehdit olarak gördüğümüz tüm bu yaklaşımları reddediyoruz. Marjinal fikirler, ideolojik sivrilikler, küçük gruplara mahsus aykırılıklar demokratik yelpazenin zenginliği içinde elbette hoş görülebilir ancak Türkiye’nin yönetimine, dolayısıyla milletin yarınlarını inşa etmeye talip merkez siyasetin böyle bir lüksü yoktur. Dünyanın hiçbir yerinde milletler kendilerini bu tarz savrulmalara itecek siyasi oluşumların önünü açmaz. Türkiye 14 Mayıs seçimleri öncesinde böyle bir durumla karşı karşıyadır.

Milletimizin her zaman hayranlık duyduğumuz o engin feraseti, basireti ve irfanıyla rayından çıkma eğilimi gösteren siyasi yapıları yeniden Türkiye merkezli rotaya oturtacağına inanıyoruz. En güzeli de bunun, milli iradenin üstünlüğü ilkesine uygun olarak demokratik yöntemle, seçimle, sandıkla yapılacak olmasıdır. Yarınki seçimler bu bakımdan da tarihi öneme sahiptir. Milletimize güveniyor ve iradesine teslim oluyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs seçimlerinin hayırlara vesile olması diledi.

Bir Yorum Yazın
Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.