CHP’li Ali Mahir Başarır, kişisel verilere illegal sitelerin ulaşabilmesine ağır tepki verdi

İllegal internet sitelerinden 65 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının bilgilerine ulaşılabildiğini söyleyen CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, bu duruma tepki gösterdi.

CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, “Buradan 65 milyonun tüm bilgilerine ulaşabiliyor. İnternet dediğimiz olgunun sahibi, 8 milyar insan. Dünyanın herhangi bir yerinde yabancı bir istihbarat örgütü, bir çete bu bilgilere ulaşabiliyor. Benim iki kızımın resimlerine, karnesine, TC’sine ulaşabiliyor” diye konuştu.

Başarır’ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şu şekilde:

“Şu anda e-devleti kullanan 65 milyon vatandaşımız var. Peki e devlet bilgilerinde neler var? Adımız, soyadımız, TC’miz, banka bilgilerimiz, tapu bilgilerimiz, kullandığımız ilaçlardan tutun çocuklarımızın tüm kimlik bilgilerinden okul karnelerine kadar ulaşılabiliyor. Maalesef görüyoruz ki bu bilgiler birilerinin değil birden fazla internet sitesinin, birden fazla ne olduğu belirsiz kişilerin, kurumların elinde. İlk bana bu bilgeleri bir yazılımcı arkadaş getirdiği zaman, sitelerden birine kendi kimlik bilgilerimi girdiğim zaman dehşete kapıldım. Yargılandığım davalardan, çocuklarımın T.C. kimlik bilgilerine, resimlerinden, okul karnelerinden, üzerimizdeki tapulardan, hesap numaralarından, annemin, babamın, kardeşlerimin TC’lerine kadar tüm bilgilerin çıktığını gördüm. Ama ben bu bilgileri e devletten görmedim.

“65 MİLYONUN TÜM BİLGİLERİNE ULAŞABİLİYOR”

Bugün biz burada basın toplantısı yaptığımız sırada Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Ali Taha Koç konuşuyordu Sanayi Komisyonunda. O da bu konuya soru üzerine değindi. ‘Mesela böyle bir site var. Bakın kapattık’ dedi. Peki, sadece böyle bir site mi var? Bakın bu bilgilerimizi alan sitelerden birisi. Anasayfa, sorgular, adı soyadı, T.C. sorgu, adres sorgu, aile sorgu, soyağacı sorgu, sülale sorgu, sicil sorgu, aşı sorgu, IBAN sorgu, CİMER…’ gidiyor. Buradan 65 milyonun tüm bilgilerine ulaşabiliyor. İnternet dediğimiz olgunun sahibi, 8 milyar insan. Dünyanın herhangi bir yerinde yabancı bir istihbarat örgütü, bir çete bu bilgilere ulaşabiliyor. Benim iki kızımın resimlerine, karnesine, TC’sine ulaşabiliyor.

“ÇOK DAHA VAHİM BİR DURUM”

Ali Taha Koç, Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı diyor ki ‘Bunları e devletten almadılar. Başka kurumlardan almış olabilirler.’ Kim bu? İçişleri Bakanlığı, Nüfus Müdürlüğü, Adalet Bakanlığı, diğer bakanlıklar… Çok daha vahim bir durum. ‘Veya alışverişlerinizde vermiş olabilirsiniz’ diyor. Bu sitelere girdiğiniz zaman Ali Mahir Başarır, 48 yaşında, diyelim ki 3 ay 4 gün yarın girdiğim zaman 5 gün olarak güncelleniyor. Peki ben alışverişte bunu veriyorsam, aşı bilgilerimi, hangi aşıyı vurdurulduğumun, hangi tarihlerde vurulduğumun, hangi ilaçları kullandığımı bu alışveriş sitelerine mi veriyorum ben? 85 milyon vatandaşın bilgileri, birilerinin elinde. Sorun bu. İki; bunun sorumlusu kim? Saray ve sarayın Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı ve yönetimi. Hesap vermeliler.

“ŞİKÂYET EDERSENİZ MAHVOLURSUNUZ DİYE TEHDİTLER DE VAR”

En önemlisi ne yapacağız? TC’lerimizi mi değiştireceğiz 65 milyon, hesaplarımızı mı değiştireceğiz? Tapu bilgilerimizi mi değiştireceğiz? Şu anda dediğim gibi özelimiz, resimlerimiz, banka hesaplarından ilaçlara kadar her şey birilerinin elinde. Sonuçta e devlet bir yazılım ve devletin mahremi. Niye devletin mahremi? 65 milyon yurttaşın bilgileri var. Demek ki bunu yapan alçakla daha farklı, güçlü bir yazılımla bunları almışlar. Dünya ile paylaşıyorlar. Hatta alt kısmında şikâyet ederseniz mahvolursunuz diye tehditler de var.

“BU SORUMLULUKTAN KURTULAMAZLAR”

Ben buradan Cumhurbaşkanına, İçişleri Bakanına, Adalet Bakanına ve saraydaki o Dijital Ofis’teki o adama soruyorum; ne hesap vereceksiniz? TC’niz var, kimlik bilgileriniz var, sahte bir kimlik, tapu bilgileriniz var, yarın tapudaki kayıtlarınız dolandırıcılar tarafından el değiştirilirse ne yapacaksınız? Banka hesaplarınız herkesin elinde. Ya kullandığımız ilaçları öğrenebiliyorlar ne kadar acı değil mi? Benim 11 yaşında ikiz evladım var, iki kız çocuğum var. Onlarım resimleri niye insanların elinde ben buradan sormak istiyorum. E devletten alınmadı deyip topu taca atarak bu sorumluluktan kurtulamazlar. Ortada bir rezalet var, o rezaletin sorumluları hesap vermeli.

“BU BİR MİLLİ GÜVENLİK SORUNUDUR”

Bununla da sorun çözülmüyor; benim yurttaşlarımın, çocuklarımın, annelerimin, babalarımın bu güvenlik sorununu nasıl çözeceğiz? Dediğim gibi 65 milyonun yıllardır kullandığı TC kimlik numaralarını mı değiştireceğiz? Tüm e devlet bilgilerini mi değiştireceğiz? Çok daha yeni bir olay, sonuçlarını bilmiyoruz. Bu bir milli güvenlik sorunudur. Ben CHP’nin Grup Başkanvekili olarak arkadaşlarımızla bu sorunun çözülmesini istiyoruz. Ülkemin, yurttaşlarımızın zarar görmemesini istiyoruz. Askerlerimizin de polisimizin de bilgileri var. Niye yabancı bir istihbarat niye buna bir tuşla ulaşabilsin? İşte bu sistem sarayda hiçbirimizin haberi olmadığı ama bu devleti yönettiğini düşünenler bu sistem, ülkeyi bu hale getirdi. Bu bilgiler bizim namusumuzdur, bu parlamentonun, bu yürütmenin, bu yargının namusudur. Bu namusa da sahip çıkmak bu parlamentonun görevidir. Derhal Meclis Araştırma Komisyonu kurulacak, bugün veriyoruz. Meclis ne yapacağımızı konuşmalı. Çünkü 65 milyon olarak güvende değiliz.

“SİZ SEYİRCİ KALMIŞSINIZ”

Ne demek ‘e devletten çıkmadı, almışlardır.’ Sen Dijital Dönüşüm Ofisi’nin başkanı olarak ne işe yarıyorsun? Senden almadı, Nüfus Müdürlüğü’nden, İçişleri Bakanlığı’ndan aldı. Ama bir gerçek var ki bu bilgiler alınmış. Siz seyirci kalmışsınız. Daha acısını söyleyeyim e devlet güçlü bir yazılımdı, ondan daha güçlü bir yazılım olduğu için bunu aldılar. Daha güçlü bir yazılımla ele geçirdiler. Burada bir basiretsizlik, bir ihmal var. Cumhuriyet tarihinin en skandal durumlarından birini yaşıyoruz. Bari burada bir parça insani düşünsünler, sorumluluk alsınlar. Ali Taha Koç ve e devletten sorumlu herkesin görevine son verip yargıya teslim etsinler. İki; Meclis yani 65 milyonun kişinin verileri var, 85 milyonun iradesiyle burada bizler ne yapacağımıza karar verelim.

“UMARIM BİR PARÇA YÜZLERİ KIZARIR”

Bu kişi devletin, sarayın, e devletten sorumlu kişisi sahte siteyi paylaşıyor, ‘evet buradan alıyorlar, biz bunu kapattık’ diyor. Kapatmamış, işte hatta SMS sorgularını bile alabiliyor. Mesaj dökümlerinizi bile alabiliyor. Benim ailemin, eşimin, kızımın, annemin, babamın muayene sorgusu nasıl birinin elinde olabilir ya. Utanın bir parça. Utanmadan gelmişsin bugün burada bizden çıkmadı diyorsun. Senden çıkıp çıkmaması önemli değil beyefendi neden çıkıyor, kimden çıkıyor. Niye birilerinin elinde var? Bu işin takipçisi olacağız. Haftaya Meclis’e de getireceğiz. Umarım bir parça yüzleri kızarır. Bir parça sorumluluk alırlar, bari böyle sıkıntılı bir konunun çözümünü Meclis’e bırakırlar. Aslında burada da bu sorgu yapılabilirdi. Ama bu bir suç. Maalesef ki bu bilgileri elinde olan insanların duygularını da kabartmış olabiliriz. Odama davet edebilirim, bir çay içebiliriz. Hepimiz en tecrübelerimizden en gencimize kadar bu bilgileri hep birlikte girip bu dehşeti hep beraber yaşayabiliriz. Ben yaşadım.

“BİR MİLLİ GÜVENLİK SORUNUNU HEP BERABER ÇÖZELİM”

Yine çok vahim ve acı bir durum belki de en vahimi bilgisayarımızdaki IP numaralarına ulaşabiliyorlar. Yani bilgisayardaki tüm bilgileri alabiliyorlar, tüm bilgileri yükleyebiliyorlar. Tabi ki girebiliyorlar IP numaralarını alabiliyorlar. Bu ne demek biliyor musunuz? Artık bizim özelimiz yok. Bizim özelimizi maalesef bazı alçaklar almış, isteyen herkese servis edebiliyor. Bilgisayar IP’sinden, telefonlarımızdan, küçük çocuklarımızın resimlerine kadar. O evlatlarımızın resimleri bambaşka sitelerde olabilir. Burada telaffuz etmiyorum. 85 milyona sunuyorum. Burada böyle bir rezalet var. Şunu yapalım, bu durumu gelmişiz, Türkiye Cumhuriyeti’ni bu duruma getirmişler, çözüm. Ben çözüm derdindeyim. Çocukları, aileleri, askeri, polisi, bir milli güvenlik sorununu hep beraber çözelim. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti hepimizin. Bu çocuklar aileler hepimizin.

Bir tıkla girilebiliyor. O gün Süleyman Soylu’nun yaptığını bugün dünyada herkes yapabiliyor. Demek ki Süleyman Soylu yine her zamanki gibi bir şeyler çok yanlış yapmış. Bir sefer bu ülkenin İçişleri Bakanının çıkıp da ben bir tuşa basarak her şeyinizi görebiliyorum demesi utanç meselesiydi. O gün söyledik. Bugün sadece bu Süleyman Soylu değil tüm Türkiye. Daha da ilginç bir şey seçim bilgileri, seçimden önce ve sonra işte gözlemci bilgileri dahil olmak üzere onlar da sızdırılmış olabilir. Bunların da hepsini zaten araştırıyoruz. Yazılımcı arkadaşlarla beraber çalışıyoruz. Ülkemizde yetişen çok değerli yazılımcı genç çocuklarımız var. Maalesef ABD, İngiltere gibi ülkeler hemen onları alıyor. Yazılım bugün dünyadaki en önemli yeniliklerden biri. Ama kötü kullanılırsa en büyük baş belalarından bir tanesi. Bir komisyon kurulursa orada kararlaştırıp çözmeliyiz. T.C. de değişebilir isim de değişebilir ama bir kişinin bence ismi değişmeli. Saraydaki kişinin ‘basiretsiz adam’ olmalı.”