Binali Yıldırım’dan terör ile iş birliği yapanlara sert kelamlar

AK Parti Genel Başkanvekili Yıldırım, Erzincanlıların iftarında terör örgütü PKK’dan gelen skandal sözlere reaksiyon gösterdi:

“Bugün terör örgütünün uzantısı partinin sözcüleri çok enteresan bir açıklama yaptılar; ‘Biz Recep Tayyip Erdoğan’ı gönderdikten sonra silahları bırakacağız.’ Yani bu ne manaya geliyor? 40 bin şehidimiz var arkadaş. Şayet bunu bırakmaya gücünüz var idiyse bugüne kadar niçin beklediniz? Bu insanların vebalini, sorumluluğunu siz üstlendiniz, siz ödeyeceksiniz”

”Çok bedel ödedik. Tekrar eski günlere dönmek istemiyoruz”

Fatih’teki Erzincan Kültür Eğitim Vakfında (EKEV) düzenlenen iftar programında bir konuşma yapan Yıldırım, 30 yıllık geçmişi bulunduğunu belirttiği vakfın öğrencilere yönelik faaliyetlerini anlattı.

Yıldırım, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinin genç bir üniversite olduğunu, kuruluşundan bu yana gözle görülür bir ilerleme sağladığını kaydetti.

İlk kere gidenlerin Erzincan’a hayran kaldığını vurgulayan Yıldırım, zelzelenin Erzincan’a acılar yaşattığını lakin kentin acılar yaşayarak kazandığı tecrübeyi şehircilik ve planlamayla taçlandırdığını lisana getirdi.

Yıldırım, geçmişte imkanların kısıtlı olduğunu, yol, köy konutu, fırın yapılması ve okullara dayanak olunması için dernekler kurup, paralar toplandığını, fakat son 20 yıldır ülkenin imkan ve kaynaklarının arttığını vurguladı.

“AMAÇ TERÖRÜN KÖKÜNÜ KAZIMAK”

Yıllarca Doğu ve Güneydoğu üzerinden sömürü yapanların bir çivi çakmadığını tabir eden Yıldırım, “Ve biz Doğu ve Güneydoğu’ya, Batı’ya nazaran olumlu ayrım yaptık. İki buçuk kat daha fazla yatırım yaptık. Hedef terörün kökünü kazımak. Her şey yokluktan geliyor, varlıktan ziyan gelmez. Kimileri yoklukta eşitlik peşindeler, biz de varlıkta eşitlik olsun diye çalışıyoruz. Ülkenin her yerindeki insanlarımız ortasındaki refah uçurumunu ortadan kaldırmak en değerli amacımız.” diye konuştu.

Yıldırım, altyapının kıymetine dikkati çekerek, şöyle devam etti:

“Siyasete başladığımda İstanbul’dan İzmir’e 8,5 saatte gidiyorduk, artık 3 saatte gidiyoruz. Çok hoş bir otoyolumuz var. Çok hoş bir İzmit Körfez geçişimiz var. Türkiye’de, dünyada bir numara olan yapıtların altında bu kardeşinizin imzası var. Dünyanın en büyük havalimanı, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Avrasya Tüneli, Marmaray, süratli tren, aklınıza ne gelirse hepsinin gerisinde Recep Tayyip Erdoğan ve Binali Yıldırım imzası var.”

Geçmişte, başbakan adayı olarak ilan edildiğinde birinci kelamının, “Terörü bu milletin gündeminde en aşağı sıraya indireceğim” olduğunu hatırlatan Yıldırım, “Şimdi 12. sırada geliyor terör. Terör bugün tehdit olmaktan çıkmıştır. Ülkenin her köşesine, Cudi Dağı’na, Gabar Dağı’na, Yüksekova’ya, Bestler Dereler bölgesine, Amanos’lara nereye isterseniz rahatlıkla gidebilirsiniz. Beşerler artık yaylalarına çıkıyor, sürülerini otlatıyor, ticaretini yapıyor, korkusuzca hayatını sürdürüyor. Ve ülkenin her köşesinde ay yıldızlı bayrağımız dalgalanıyor.” tabirlerini kullandı.

Yıldırım, geçmişte makus günleri vadedenlerin unutulmaması gerektiğini vurgulayarak, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Bugün terör örgütünün uzantısı partinin sözcüleri çok farklı bir açıklama yaptılar; ‘Biz Recep Tayyip Erdoğan’ı gönderdikten sonra silahları bırakacağız.’ Yani bu ne manaya geliyor? 40 bin şehidimiz var arkadaş. Şayet bunu bırakmaya gücünüz var idiyse bugüne kadar niçin beklediniz? Bu insanların vebalini, sorumluluğunu siz üstlendiniz, siz ödeyeceksiniz. Hiç kimse bu ülkede terörü yasallaştıramaz. Millete ihanet edemez. Kanımızın son damlasına kadar da terörü legalleştirmeye çalışanlarla çaba etmeye devam edeceğiz. Çok bedel ödedik. Tekrar eski günlere dönmek istemiyoruz.”

Oy ve seçimin gönül işi olduğunu kaydeden Yıldırım, seçimin geleceğin projeksiyonu demek olduğunu aktardı.

Yıldırım, daha çok üretmek ve istihdam sağlamak için geleceğe odaklanılması gerektiğini ve bunun daha seçim yapılmadan 7 lider yardımcısı tayin etmekle olmayacağını vurgulayarak, “Geleceğe yönelik projeler ortaya koymakla bu millete hizmet edelim. Efendim, ‘Sen şundan sorumlu ol, sen bundan sorumlu ol.’ Biz, birden fazla, bu sistemi değiştirirken lider yardımcısı olacak dediğimizde siz, ‘Başkan yardımcılığı değil, sistem değişikliği değil, insanlara arpalık yapıyorsunuz.’ diye bizi eleştirenler, artık o imkana sarıldılar.” sözlerini kullandı.

“EN BÜYÜK GARANTİMİZ MİLLETİMİZDİR”

Oyunun çok açık olduğunu tabir eden Yıldırım, şöyle devam etti:

“Emperyal ülkeler diyor ki ‘Recep Tayyip Erdoğan iş başında olduğu surece biz Anadolu topraklarında, Orta Doğu’da, Kafkaslar’da, Balkanlar’da projelerimizi gerçekleştiremiyoruz. Darbe denedik, olmadı. Çeşitli oyunlara girdik, olmadı. O halde bunu seçimle yapmamız lazım.’ Açık ediyorlar. Artık gizledikleri yok. Seçimle mi yapacaksınız? İşte meydan, işte sandık. Buyurun yapın. Topunuz birden gelin. Bu millete diz çöktüremezsiniz. Bu millet, sizin gibileri çok gördü. 17-25 Aralık’ta gördü, Seyahat’te, 15 Temmuz’da gördü. Aslanlar üzere genciyle, kadınıyla, erkeğiyle, yaşlısıyla bayrağını aldı, meydanlara indi. Ve alçaklara hak ettiği dersi verdi. Onun için en büyük garantimiz milletimizdir.”

Seçimlerde aday olmadığını belirten Yıldırım, “Kendim için bir şey istemiyorum. Fakat ülkem için, Türkiye için, geleceğimiz için, gençlerimiz için istikrar, itimat istiyorum. Büyüme, kalkınma ve daha büyük bir Türkiye için dayanağınızı bekliyorum.” kelamlarını kaydetti.