Bakan Kurum, Bem-Bir-Sen 7. Olağan Genel Kurulu’nda konuştu Açıklaması

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, belediyeciliğin, toplumsal medya belediyeciliği ve algı yönetmek olmadığını, millete hizmet, sıkıntı anında yanında olmak ve hizmet götürmek olduğunu söyledi.

Kurum, Büyük Anadolu Oteli’nde düzenlenen Belediye ve Özel Yönetim Çalışanları Birliği Sendikası (Bem-Bir-Sen) 7. Olağan Genel Konseyi’nde yaptığı konuşmada, genel konseyin güzel olmasını diledi.

Dünyanın iklim değişikliği, savaş, göç, kuraklık üzere pek çok sorunla karşı karşıya olduğunu anlatan Kurum, şöyle devam etti:

“Şubat ayının birinci günlerini yaşıyoruz. Soğuğu ve kar yağışıyla donlarıyla meşhur Ankara’mıza bir kar yağışı oldu, hepimiz birinci sefer görmüş üzere sevindik, heyecanlandık. Görülüyor ki yağış azlığı sebebiyle ülke çapında meteorolojik bir kuraklık yaşamaktayız. Yaşadığımız kuraklıklarla iklim değişikliğiyle birlikte Karadeniz’imizde seller yaşıyoruz, Akdeniz’imizde yangınlar çıkıyor. Denizlerimizde hiç alışık olmadığımız müsilaj ve kirlilik yaşıyoruz, balıklarımız nefes alamadıkları için can çekişiyor. Görüldüğü üzere de artık bir belediyecinin işi, bundan 5 yıl öncesine nazaran, bundan sonraki süreçte daha sıkıntı ve daha çetin olacaktır.”

“Son 20 yılda tüm Türkiye’de 1 milyon 180 bin konut ürettik”

Kurum, Bakanlık olarak insanın ve beşeriyetin dokunduğu her noktaya temas etmenin görevleri olduğunu belirterek, “Cumhurbaşkanı’mızla birlikte kazanılan ‘sosyal belediyecilik’ şuurundan ilham aldık ve harika Türk kentlerinin huzurlu, memnun, refah dolu insanlarını bir gaye olarak, tüm takımımızla birlikte koyduk. Bu gayeye sizlerle birlikte yürümekte her zamankinden daha fazla kararlıyız, azimliyiz.” sözlerini kullandı.

Kentsel dönüşüm seferberliği kapsamında el birliğiyle 3,3 milyon konutu dönüştürdüklerini belirten Kurum, afetlerden ziyan gören vilayetlerde yapılan çalışmaları anlattı.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Kurum, toplumsal konut projelerine ait de şu bilgileri verdi:

“Son 20 yılda tüm Türkiye’de 1 milyon 180 bin konut ürettik, hepsi toplumsal konut. ‘Benim de bir yuvam olsa’ diye iç geçiren bu ülkenin cefakar beşerlerine armağan ettik. Biz milletimize bu hizmetleri yaparken, toplumsal konut projelerini bitirirken, yeni toplumsal konut projelerini açıklarken altılı masa bu mevzuları eleştiriyor. ‘Nasıl yapacaksınız? Bu işleri yapacak teminatınız, paranız var mı? Gençlerimiz bu işten bu projeden nasıl alacaklar?’ diyorlar ve milletimiz bunlara tokat üzere yanıt veriyor. 5 milyonu aşkın müracaatla birlikte Cumhuriyet tarihimizin en büyük, en kapsamlı toplumsal konut atılımı olan Birinci Meskenim Birinci İşyerim Projesi’ni ilan ediyoruz ve inşallah afetlerde ne yaptıysak, milletimize ne kelam verdiysek, verdiğimiz kelamları nasıl tuttuysak, aziz milletimizin takviyeleriyle dualarıyla belediyelerimizle güç birliği yaparak, 2 yıl içerisinde konutlarımızı vatandaşlarımıza sunacağız.”

“Belediyelerimiz bizden ne istediyse ziyadesiyle yaptık”

Kurum, eser ve hizmet siyasetinin kıymetine işaret ederek, şu açıklamalarda bulundu:

“Bugün bakıyorsunuz Ankara’ya kar yağdığında buraya ulaşamıyorsunuz, yollarda milletimiz perperişan oluyor, bu değil belediyecilik. Belediyecilik, toplumsal medya belediyeciliği değil, algı yönetmek değil, millete hizmet etmek, milletin güç anında yanında olmak ve ona hizmetleri götürmektir. İşte maalesef bugün ehliyetsizliğin, liyakatsizliğin, beceriksizliğin elindeki belediyelerdeki idaresi görüyorsunuz. Ankara’da, İstanbul’da, İzmir’de milletimiz ya yolda kalıyor ya otobüs arıza yapıyor ya rastgele bir hafif bir yağışta işine, meskenine ulaşamıyor. İnşallah biz hiçbir vakit vatandaşımızı bu liyakatsizlerin eline bırakmadık, bundan sonra da bırakmayacağız.”

Bakan Kurum, 4,5 yıllık misyon müddetinde, kentleri 459 sefer ziyaret ettiğine işaret ederek, “Belediyelerimiz bizden ne istediyse ziyadesiyle yaptık. 2018 yılı Haziran ayından bugüne kadar belediyelerimize altyapı, üstyapı yatırımlarının dışında etraf yatırımları için tam 5 milyar lira dayanak sağladık, yanlarında durduk.” diye konuştu.

“Mart ayı prestijiyle yesyeni bir periyodun kapılarını aralıyoruz”

Sadece vilayet değil, ilçe belediyelerinin tamamının kendilerinden birinci evvel millet bahçesi istediğini ve 72 milyon metrekare büyüklüğünde 470 millet bahçesini projelendirdiklerini anlatan Kurum, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Fethin 570’inci yılında İstanbul’da, Türkiye’nin en büyük millet bahçesini de Atatürk Havalimanı’na yapacağımız millet bahçemizle, milletimize, İstanbul’umuza armağan edeceğiz. Buradan bir sefer daha ilan ediyoruz ki mart ayı prestijiyle çok değerli olduğunu düşündüğümüz ve artık hiçbir şeyin eskisi üzere olmayacağı orijinal bir periyodun kapılarını sonuna kadar aralıyoruz. Ne yapıyoruz? 81 vilayetimizin 100 yıllık geleceğinin plan altına alındığı, ’21. Yüzyıl Türkiye Mekansal Strateji Planı’nı mart ayında milletimize ve belediyelerimize, Cumhurbaşkanı’mızın teşrif ve takdimleriyle sunuyoruz. İnşallah bu planla o süper Türk kentlerinin imarını, ülkemize yapılacak yatırımların gerçek yerde kullanımını, kentlerimizin 1000 yıllık ecdadın emanet ettiği kıymetlerinin korunması ismine, o hayat kalitesine ulaştırılmasını, ekonomimizin, yatırımlarınızın daha hakikat alanlarda yapılmasını sağlamış olacağız. Daima bir arada el ele, omuz omuza vererek bu yatırımları gerçekleştireceğiz.”

Kurum, bu süreçte, 20 yıldır olduğu üzere belediyelerin yanında olmaya daha güçlü halde devam edeceklerinin altını çizerek, bugün 30’u büyükşehir olmak üzere 1391 belediyede 750 bine yakın kişinin çalıştığını vurguladı.

Geçmişte belediyelerin yaşadığı aksiliklere da değinen Kurum, “Ne acıdır ki, 2002’de milletin hizmetkarı belediyelerimize yalnızca 8,9 milyar lira aktarılıyordu. Açık söylüyorum, bu sayı AK Parti’nin iktidarı ve iktidara gelmesiyle birlikte tahminen yaptığımız Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’nin proje bedeline denk bir sayı. Biz 8,9 milyar liradan bu sayısı aldık, tam 55 kat artırarak 490 milyar lira düzeyine çıkardık.” diye konuştu.

“Sosyal belediyeciliğin mimarları sizlersiniz”

Şehirleri, ilçeleri, beldeleri çok güçlü halde istikbale taşıyacaklarını aktaran Kurum, şunları kaydetti:

“Bu muvaffakiyet kıssasını sizlerle birlikte yazacağız, sizlere inanıyoruz, sizlere güveniyoruz. Etraf Şehircilik Bakanlığı olarak yanınızda olduk ve bundan sonraki süreçte de olmaya devam edeceğiz. Bugün büyük ve güçlü Türkiye varsa, bunun mimarı Recep Tayyip Erdoğan’dır, dinamosu ise toplumsal belediyecilik ruhudur. İşte toplumsal belediyeciliğin mimarları sizlersiniz, işçileri sizlersiniz, kahramanları da sizlersiniz.”

Bem-Bir-Sen’in 1994’ten beri belediye ve özel yönetim çalışanları ortasında özel bir yere sahip olduğuna dikkati çeken Kurum, “Bem-Bir-Sen’imizin mensupları, bilhassa 2019’dan beri İstanbul ve Ankara başta olmak üzere Millet İttifakı belediyelerinde, haksızlığa maruz kaldılar. Buna karşın Bem-Bir-Sen, yaşananlar karşısında güçlü bir duruş sergilemiştir.” dedi.

Kurum, her türlü haksızlığa, baskıya karşın birlikte bu süreci yöneteceklerini lisana getirerek, kelamlarını şöyle tamamladı:

“Dijitalin, verimliliğin, sürdürülebilirliğin yüzyılında, gücün ve verimliliğin Türkiye’sini, büyük ve güçlü Türkiye’yi sizlerle birlikte, inşa edeceğiz. İnşallah 14 Mayıs’ta tüm bu haksızlıklara Bem-Bir-Sen’li kardeşlerim ‘yeter’ diyecek. Cumhur İttifakı’na ve Sayın Cumhurbaşkanı’mıza takviyeleriyle birlikte 20 yıllık sürece, 20 yılda yapılacak işlere yenilerini eklemek için daima birlikte ‘devam’ diyecektir. En güçlü takviyesi Cumhur İttifakı’mıza, Cumhurbaşkanı’mıza verecektir. Ben buna gönülden inanıyorum.”

Toplantıda, Memur-Sen Genel Lideri Ali Yalçın ve Bem-Bir-Sen Genel Lideri Levent Uslu da birer konuşma yaptı.

Konuşmaların akabinde Yalçın ve Uslu, Bakan Kurum’a tablo ikram etti.