Bakan Kirişci’den altılı masaya “Ortak Politikalar Mutabakat Metni” eleştirisi Açıklaması

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, altılı masanın Ortak Siyasetler Mutabakat Metni’nde tarım konusunda yer alan unsurların kimilerinde intihal olduğunu belirterek, “Mesela diyor ki, ‘efendim biz gelirsek şu takviyeleri vereceğiz’. ‘Günaydın’ derler adama. ya o dayanaklar var. Biraz evvel bahsettiğim kent tarımını ve dikey tarımı Allahualem alem görmemiştir ve haberi bile yoktur. Lakin o kes-yapıştır var ya… Tekrar bir düzensizlik, mükerrerlik, anlamsızlık, yersizlik bu 219 kalemin tamamında var.” dedi.

Kirişci, “Türkiye Yüzyılı Doruğu ve Para Sohbetleri” isimli programda yaptığı konuşmada, AK Parti hükümetleri periyodunda, 2002’den bu yana tarım alanında yapılan ıslahatlar, hayata geçirilen yenilikler ve mevzuatlara değindi.

O günden bu yana tarım alanında çok sayıda kanun çıkartıldığını belirten Kirişci, Türkiye’nin tarım sigortacılığı alanında 16-17 yıllık bir müktesebat oluştuğunu, bunu her geçen yıl genişleterek sürdürdüklerini kaydetti.

Kirişci, “Son olarak gelir müdafaa poliçesini ekledik. Bu poliçeyi de tarım sigortası uygulaması olarak mevzuatımıza kazandırdık. Şimdilik Konya’da başladı. Evvel Konya’nın 3 ilçesinde uygulandı. Daha sonra Konya’nın geneline yayıldı. İnşallah bu üretim döneminde da artık tüm Türkiye’de uygulayacağız. Buradan hareketle şunu söylemek istiyorum; Türkiye’de tarıma dair, besine dair mevzuat açısından şu anda bizim bir eksiğimiz, noksanımız yok.” diye konuştu.

Tarımsal desteklemeler noktasında 2002’den bugüne kadar yaşanan artışlar ve takviyelerin çeşitlendirilmesine değinen Kirişci, 2002’de 1,8 milyar TL olan dayanak ölçüsünün 2022 sonu prestijiyle 40,4 milyar TL’ye yükseldiğini, bu desteklemeler sayesinde bitkisel üretimin geçen yıl, şimdi resmi sayı olmasa da, tüm vakitlerin rekorunu kırarak 128,6 milyon tona ulaştığını bildirdi.

Kirişci, hayvan sayısında yaşanan artışa işaret ederek, burada verimliliği de artırdıklarını kaydetti. Kirişci, Türk somonu üretim ölçüsünün 62 bin tondan 525 bin tona çıktığını, 1,7 milyar dolarlık su eserleri ihracatı gerçekleştirdiklerini aktardı.

“Tarımda planlı üretime geçilmesi şart”

Vahit Kirişci, tarımda planlama konusuna verdikleri ehemmiyete işaret ederek, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Üretimde planlama kesinlikle olmalı. Bu çerçevede de Cumhuriyetimizin yüzyılını geride bırakırken Türkiye Yüzyılı’na kapı araladığınız bu türlü bir yılda inşallah şu anda Meclisimizde olan bir mevzuat çalışmamız var. Gazi meclisimizin bu çalışmaya vereceği takviyeyle tarımda bir planlı periyoda geçmiş olacağız. Tarla, ahır, ağıl, kümes sahibinin kendi isteğine nazaran değil, bizim onların ne üretmesini istediğimizden hareketle bir planlı üretimin gereği olarak üretim yapmalarını sağlayacağız. Bunun da çok kıymetli olduğunu artık mevzuyu bilen bilmeyen herkes farkındadır.”

Planlama için eserleri tasnif etmeleri gerektiğini belirten Kirişci, “Bizim için eserler iki kümeye ayrılır; stratejik olanlar, stratejik olmadığı halde üretilmesinde fayda görülenler. Münasebetiyle biz mutlak surette kendi üretimimizi buna nazaran planlamalıyız. Gereksinimlerimiz aşikâr. Bunların stratejik olanları ve ne kadar olması gerektiği de muhakkak.” dedi.

Arz güvenliği sağlamanın ehemmiyetine işaret eden Kirşci, vazifeye geldikten sonra Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde Arz Güvenliği Daire Başkanlığı’nı kurduklarını, arzın güvenliğini araştıran ve takip eden daire başkanlığının şu anda yurt dışında bulunan müşavirler ile daima temas halinde olduğunu, bütün dünyayı takip ederek üretilmesi gereken eserlerle ve alınması gereken aksiyonlarla ilgili bilgi ve rapor sunduklarını anlattı.

Yeminli besin müşavirleri geliyor

Tarım ve Orman Bakanı Kirişci, dijitalleşme alanında hayata geçirdikleri çalışmalara değinirken, Tarım Cebimde uygulamasıyla çiftçilerin bürokrasiden ve vakit kaybından kurtulmasını sağladıklarını kaydetti.

Kirişci, “Bürokrasi neredeyse sıfır noktasında. 2 günde, bir haftada, 10 günde yapılan iş ve süreç artık iki dakikada tarlada, bağda, bahçede, ahırda, ağılda, kümeste artık yapılabilir hale geldi.” dedi.

Tarım ve Orman Bakanlığının; temel işi yapan değil, strateji geliştiren, kontrolün kontrolünü yapan bir pozisyona gelmesini istediklerini tabir eden Kirişci, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Bu çerçevede de birtakım yetkilerinin tıpkı mali müşavirlikte olduğu üzere yeminli besin müşavirleri, yeminli ziraat mühendisleri, yeminli su eserleri mühendisleri yahut veteriner doktorları olarak da bunların yeniden karşılık bulmasını istiyoruz. TEKNOFEST jenerasyonunun başka alanlarda sağladığı katkıyı gördüğümüz için gençlerin gücünden tarım ve orman topluluğu olarak istifade etmeyi istiyoruz. Bundan ötürü Tarım ve Orman Gençlik Kurulumuzu kurduk. Çok şükür, bu kurulumuz çok önemli çalışmaları şimdiden başlatmış bulunuyor.”

“Orman alanlarımızı yüzde 11 artırdık”

Vahit Kirişci, kent tarımını yaygınlaştıracaklarını belirterek, İstanbul’un, 76 vilayetten meyve ve zerzevat tedariki sağladığını, 270 bin kamyonla bu eserlerin taşındığını, 140 milyon kilometre yol katedildiğini bildirdi.

Bu taşımaların yol açtığı karbon salımı, yakıt ve vakit israfı, eser kaybına değinen Kirişci, bunun kesinlikle kent tarımıyla üstesinden gelinmesi gerektiğini vurguladı.

Aile işletmeciliğine verdikleri değer, kırsala dönüşe sundukları teşviklere işaret eden Kirişci, çağdaş kırsal ömür alanlarını oluşturmak için Etraf, Şehircilik ve İklim Bakanlığı ile çalışmalarını sürdürdüklerini kaydetti.

Son 20 yılda 6,5 milyar fidanı toprakla buluşturduklarını bildiren Kirişci, orman alanlarını yüzde 11 artırarak Avrupa’da birinci, dünyada dördüncü ülke pozisyonuna ulaştıklarını söyledi.

Orman yangınları ile çabada yaptıkları çalışmalara değinen Kirişci, “Artık uçakları, helikopterleri kiralayan değil, satın alarak bu envanterini zenginleştirip ve bu bahiste da bir acziyet içerisinde olmamaya gösteriyoruz.” dedi.

Kirişci, orman yangınları ile çabada yapay zekayı, akıllı kuleleri, 8 tane İHA’yı kullandıklarını bildirdi.

“(Altılı masanın mutabakat metni) 219 kalem yazmışlar, kimilerinde intihal var”

Tarım ve Orman Bakanı Kirişci, altılı masanın kısa müddet evvel açıkladığı Ortak Siyasetler Mutabakat Metni’ne ait şu değerlendirmelerde bulundu:

“Malum, Sayın Cumhurbaşkanımız onlara ‘6+1’ diyor. Hakikaten üzüldüğüm yegane şey şu. ya hiç mi dikkat etmezsiniz, hiç mi okumazsınız, hiç mi bakmazsınız? Ki bunların içerisinde partimizde de vaktinde yer almış birtakım şahsiyetler var. Onların başkanlık ettikleri siyasi partiler var. ya siz hiç değilse kendi misyon devrinizde, bu hükümetler devrinde neler yapıldı? insan bunlara bir bakar ve bu baktıklarını bir yere not eder. Daha sonra da bu metin oluşturulurken birileri yazmış olsa bile siz burada bir editörlük yapar, hakikat olan metnin çıkmasını sağlarsınız. Beklenilen budur değil mi? İşte, biraz evvel lisana getirildi. ‘Bizim bu hava araçlarını alma ile ilgili bir zafiyetimiz mi var?’ denildi. Hayır. Şu anda bu hava araçları kendi envanterimizde. Bir kısmı şu anda envanterimize girdi, bir kısmı bu yıl içerisinde gelecek, bir kısmı da önümüzdeki yıllarda gelmeye devam edecek. Gökbey üzere bize ilişkin olan ulusal hava araçlarımızı esasen buradan tedarik edeceğiz, temin edeceğiz. Lakin şu söylenilir mi; ‘Cumhurbaşkanının kullandığı uçakları satacağız, yangın söndürmede kullanılacak uçakların satın alınması için kullanacağız.’ İşte, işaret ettiğim cehalet, eksiklik bu.”

Kirişci, altılı masanın tarım alanındaki vaatlerine işaret ederek, “‘Biz eserlerin fiyatlarını evvelce açıklayacağız’ diyor. Allah aşkına 8 ay sonra pazar bulacak bir eserin fiyatını kim, nerede, nasıl açıklayacak? Uygulanabilir bir tarafı var mı bunun? Yok. Ancak dostlar alışverişte görsün, laf olsun. 219 kalem yazmışlar alt alta. Kimilerinde buradan ilan ediyorum. İntihal var. Yeni kuşak tahminen intihalin ne olduğunu bilmez, intihal hırsızlıktır. Yani bize ilişkin olan bir şeyin çalınmasıdır, referans verilmeden kullanılmasıdır. Bizim halihazırda yaptığımızın söz edilmemesidir. Lakin maalesef şu anda bunlar var. Mesela diyor ki, ‘efendim biz gelirsek şu takviyeleri vereceğiz’. ‘Günaydın’ derler adama. ya o takviyeler var. Biraz evvel bahsettiğim kent tarımını ve dikey tarımı Allahualem alem görmemiştir ve haberi bile yoktur. Lakin o kes-yapıştır var ya… Yeniden bir düzensizlik, mükerrerlik, anlamsızlık, yersizlik bu 219 kalemin tamamında var.” biçiminde konuştu.

Kirişci, muhalefetin “aferini” yurt dışından değil, bu ülkenin insanından beklemesi gerektiğini söyledi.