Bakan Bozdağ: “Bizim hedefimiz nerede yeterli varsa o iyiyi bulmak, en güzel uygulama örnekleri ile Türk yargısını oluşturmaktır”

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “Bizim emelimiz nerede yeterli varsa o iyiyi bulmak, en güzel uygulama örnekleri ile Türk yargısını oluşturmaktır. Hem idari yargı alanında hem de hukuk ve ceza yargılaması alanında tıpkı anlayışla hareket ettiğimizi ve bundan sonra da hareket edeceğimizi burada söz etmek isterim” dedi.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Avrupa Birliği, Türkiye Cumhuriyeti ve Avrupa Kurulu tarafından ortaklaşa finanse edilen “İdari Yargının Aktifliğinin Artırılması ve Danıştay Kapasitesinin Güçlendirmesi Ortak Projesi” çerçevesinde gerçekleştirilen “Uluslararası İdari Yargı Sempozyumu”na katıldı. Danıştay Genel Merkez Binasında düzenlenen sempozyumda, İdari yargıda kamu şuurunu arttırılmasına katkıda bulunmak ve kamunun idari yargıya olan inancını sağlamak hususlarına dikkat çekildi.

Programın açılışında bir konuşma yapan Bakan Bozdağ, Adalet Bakanlığı olarak dünyadaki bütün hukukî gelişmeleri yakından takip etmek üzere mevzuat genel müdürlüğü bünyesinde Mukayeseli Hukuk Dairesi Başkanlığı isminde yeni bir daire kurduklarını bildirerek, “Burada lisan bilen çok yetenekli ve faal hukukçuları istihdam ederek Avrupa’da ve Amerika’da hukuk alanındaki bütün gelişmeleri yakından takip edecek, oradaki kanunları Türkçe’ye aktaracak, oraların parlamentolarında ve yargı süreçlerinde tartışılan hukukî hususları yakından takip edecek ve âlâ uygulama örneklerini tespit edip Türk iç hukukuna aktarma konusunda bize büyük dayanak sağlayacak. Bizim hedefimiz nerede düzgün varsa o iyiyi bulmak, en âlâ uygulama örnekleri ile Türk yargısını oluşturmaktır. Hem idari yargı alanında hem de hukuk ve ceza yargılaması alanında birebir anlayışla hareket ettiğimizi ve bundan sonra da hareket edeceğimizi burada bir kere daha söz etmek isterim” diye konuştu.

“TBMM’ye, rastgele bir disiplin cezasını yasama kontrolü dışına çıkarma yasağı koyduk”

Türkiye olarak idari yargının güçlendirilmesi, yönetimin her türlü aksiyon ve süreçlerine karşı yargı kontrolünün faal bir halde sürdürülmesi bakımından da değerli ıslahatlara imza attıklarını lisana getiren Bozdağ, “Buradaki yüksek heyetin çok âlâ bildiği üzere anayasanın 129’uncu hususunda uyarma ve kınama disiplin cezalarının kanunla istisna getirilmek kaydıyla idari yargının kontrolünün dışına taşınabileceğine dair bir karar vardı. Anayasa uyarma ve kınama cezalarını idari yargının kontrolü dışına çıkarma yetkisini TBMM’ye veriyordu. Yaptığımız anayasa değişikliği ile uyarma ve kınama dahil ‘hiçbir disiplin cezasının yargı kontrolü dışına çıkarılamayacağını’ anayasal karar haline getirdik. TBMM’ye rastgele bir disiplin cezasını yasama kontrolü dışına çıkarma yasağı koyduk” açıklamasında bulundu.

“Askeri Yüksek Yönetimini kaldırarak İdari yargıyı birleştirdik”

Bakan Bozdağ, evvelce Türkiye’de idari alanında ikili bir uygulama olduğunu hatırlatarak, “Bir yandan asker bireylerle ilgili tesisi edilen idari iş ve süreçlere bakmak üzere Askeri Yüksek Yönetim Mahkeme’miz vardı. Öte yandan, idari yargımız olan Danıştay’ımız vardı. Adeta Türkiye’de 2 farklı yönetim varmış manzarasını veren çift yargılı, çift hukuklu bu uygulamayı da hukuktan kaldırdık. Askeri Yüksek Yönetimini kaldırarak İdari yargıyı birleştirdik ve artık Türkiye’de tek hukuklu tek yargılı bir idari yargı vardır. Danıştay ve Yönetim mahkemelerimiz yeni tertipte idari yargı birliğinin sağlandığı bu anlayış ve temel çerçevesinde misyonlarını yapmaktadır” formunda konuştu.

“Cumhurbaşkanının resen imzaladığı bütün buyruk ve kararlar yargı kontrolüne açık”

Türkiye anayasamızda hukuk devleti yazmasına karşın hukuk devletiyle bağdaşmayan kimi yargılama mahzurları olduğunu ve bu manilerin de anayasadan kaynaklı mahzurlar olduğunu aktaran Bozdağ bu uygulamaları kaldırdıklarını söz etti. Bozdağ şu sözleri kullandı:

“Örneklendirmek gerekirse anayasamıza nazaran Cumhurbaşkanının resen imzaladığı buyruklar ve kararlar aleyhinde anayasa mahkemesi dahil hiçbir yargı merciine müracaat edilemezdi, yasaktı. Artık değiştirdik, cumhurbaşkanının resen imzaladığı bütün buyruk ve kararların tamamı sonuna kadar yargı kontrolüne açık. Tekrar anayasamızın eski kararına nazaran cumhurbaşkanlığının tek başına yaptığı süreçlere karşı da yargı yolu kapalıydı artık bunu da kaldırdık.”

Bozdağ, konuşmasında ileriki süreçlerde idari yargının güçlendirilmesi, yargı kontrolünün faal verimli sürdürülmesi, hukukî ihtilaflarda vatandaşın ve devletin hukukunun anayasa ve maddelerimize uygun bir halde daha güçlü olarak korunması için yapılması gereken işleri yapmakta kararlı olduklarını lisana getirdi.

“Zorunlu arabuluculukta muahede ile ihtilafları sonlandırma oranı yüzde 94’tür”

Uzlaştırma ve arabuluculuk uygulamaların vatandaşların daha kısa müddette menfaatlerine ulaşması, daha ekonomik yol ve metotlara tahlile ulaşması bakımından son derece kıymetli olduğunu belirten Bozdağ, “Bugün mecburî arabuluculukta muahede ile ihtilafları sonlandırma oranı yüzde 94’tür. Ticari arabuluculukta mutabakat oranı yüzde 51’dir. Mecburî İş uyuşmazlıklarında mutabakat oranı yüzde 59’dur. Sayılara ve binlerce evraka baktığınızda bu sayıların epeyce büyük sayılar olduğunu, mahkemelerimizin üzerinden iş yükünü aldığını, vatandaşlarımızın hak ve menfaatlerine çekişerek değil anlaşarak kavuştuğunu, ekonomik harcamalardan kurtulduğunu, vakitten tasarruf ettiğini gördüğümüzde bunun son derece yerinde ve kıymetli bir uygulama olduğunu görüyoruz” tabirlerini kullandı.

“İhtilafları evvel arabuluculuğa, çözülemezse de yargıya taşıyacak bir mekanizmayı oluşturma konusunda kararlıyız”

Adli yargıda, hukuk davalarında da kademe kademe arabuluculuğa geçeceklerini de aktaran Bozdağ, “Şu an 7’nci yargı paketinde kira, komşuluk hukuku, kat mülkiyeti ve gibisi bahislerle ilgili belgeleri arabuluculuğa gönderen değişiklikler yapıyoruz. Buradan söz etmek isterim ki, önümüzdeki süreçte seçimlerden sonra atacağımız adımlarla hukuk alanındaki ihtilafları kademe kademe evvel arabuluculuğa sonra da çözülemezse de yargıya taşıyacak bir mekanizmayı oluşturma konusunda kararlıyız” dedi.

Bozdağ, alternatif uyuşmazlık prosedürlerini uygulayanlarla ilgili de yeni bir uygulama başlatacaklarını belirterek arabulucuları ve uzlaştırmacıları bakanlık tarafından denetlenerek, vazife ihlali yahut misyonu berbata kullanma üzere aksiyonların önüne geçeceklerini vurguladı. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın yanı sıra AB Türkiye Delegasyonu Lider Yardımcısı Eleftheria Pertzınıdou ve Danıştay Lideri Zeki Yiğit’in de katıldığı Sempozyum, iştirakçilerin hatıra fotoğrafı çektirilmesi ile son buldu. – ANKARA