Toplu kontratta uzlaşı sağlanamadı! 11 fabrikada 2 bin metal emekçisi greve çıkıyor

Birleşik Metal-İş’in örgütlü olduğu Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası’na (MESS) üye 11 fabrikadan yaklaşık 2 bin emekçiyi kapsayan küme toplu kontratı görüşmelerinde çalışanların taleplerinin karşılanmaması nedeniyle 4 Ocak’ta ikaz aksiyonları başlamıştı. Birleşik Metal-İş Sendikası, bugün toplu kontrat görüşmelerinde uzlaşılamadığı için grev kararı aldığını duyurdu.

GREV 23 OCAK’TA BAŞLIYOR

Sendika’nın yaptığı yazılı açıklamada, “MESS’le Schneider Güç, Grid Solutıons Güç, Schneider Elektrik, Hitachi ve Arıtaş Kriyojenik işyerlerinin 1 Eylül yürürlüklü ve 2022-2024 devrine yönelik toplu mukavele görüşmeleri 6 Ekim 2022 tarihlerinde başlamıştı. Bugüne kadar yapılan görüşmelerde mutabakat sağlanamadı ve grev evresine gelindi. 5 işletmeye bağlı 11 fabrikadan 2.000 metal çalışanı 23 Ocak Pazartesi günü greve çıkacak. Greve çıkacak fabrikalar İstanbul, Manisa, Kocaeli ve Bandırma’da bulunuyor.” denildi.

“ADETA AÇLIK HUDUDUNDA YAŞAMAYA BAŞLADIK”

Sendikadan yapılan açıklamanın devamında şu sözler yer aldı: “Grev kararımız patron sendikası MESS’e (11 Ocak günü) bildirim edildi. Bugün de grev kararlarımızı tüm işyerlerimize asıyoruz. İnsanca yaşayacak bir fiyat ve çalışma şartları tüm emekçilerin ve bütün metal emekçilerinin en temel hakkıdır. Çalışanlar şiddetli bir fakirleşme içinde. Çalışanların bu fiyatlarla yaşaması, minimum gereksinimlerini karşılaması mümkün değildir. Temel tüketim hususlarına gerisi arkasına yapılan artırımlar ve gerçek dışı enflasyon sayılarına bağlı fiyat artırımları sonucu alım fiyatlarımız eridi. Yoksulluk hududunun altında bir fiyatla, adeta açlık hududunda yaşamaya başladık. Bugün, genel olarak emekçiler taban fiyat ya da biraz üzerinde fiyat alır hale gelmiştir. Bunun kabul edilmesi mümkün değildir. Çalışanların taban seviyede geçimlerini sağlayacak bir fiyat almaları kadar doğal bir durum olamaz. Meğer, her geçen gün daha da fakirleşiyor, dün aldığımızı bugün alamıyoruz.

“İSTEDİĞİMİZ HAKKIMIZDIR VE BU HAKKIMIZI KESİNLİKLE ALACAĞIZ”

Öte yandan, personeller fakirleşirken, işverenler karlarına kar katmaya devam ediyor. Bilançolar daima kar yazıyor. En sıkıntı şartlarda, en ağır işlerde, gece gündüz, pandemi demeden çalışıyoruz. Onların elde ettiği karı yaratan biziz. Artık, bu yarattığımızın bir kısmını istiyoruz. İstediğimiz hakkımızdır ve bu hakkımızı kesinlikle alacağız. Fiyat artırımlarında resmi enflasyon bir parametre olmaktan çıkmıştır. Resmi enflasyon ya da bir ölçü üzerindeki fiyat artırımlarının kabul edilmesi mümkün değildir. Memlekette TÜİK tarafından açıklanan enflasyona inanan hiç lakin hiç kimse yoktur. İnanılmasını beklemek de esasen mümkün değil. Biz haklı taleplerimizi sonuna kadar savunacağız, haklarımızı almak için elimizden gelen bütün çabayı göstereceğiz. Gayretimiz her koşul ve şartta, hiçbir pürüz tanımadan büyüyerek sürecektir.

“GREV YASAĞINI TANIMAYACAĞIZ”

Grev hakkımızı, 2011’de, 2015’te, 2017’de ve daha dün Bekaert’te kullandık, artık de kullanacağız. Ayrıyeten, patronları uyarmakta da fayda görüyoruz. Hiç kimse grev hakkımızı kullanmamızı engelleme, yasaklatma teşebbüsünde bulunmasın ve muhtemel bir grev yasağından bir fayda beklemesin. 23 Ocak’taki grevimiz yasaklanırsa, bizler Anayasal hakkımızı kullanacak ve grev yasağını tanımayacağız. Bunu şimdiden ilan ediyoruz. Bu kararlılığımızı tıpkı işyerlerinde Ocak 2017’de, dün Bekaert’te gösterdik, yarın da MESS’e üye işyerlerinde göstermekten geri durmayacağız. Biz kazanacağız, zira haklıyız. Kesinlikle Kazanacağız.”