HDP, kapatma davasının seçim sonrasına bırakılması için AYM’ye başvurdu

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, HDP’nin kapatılması istemiyle hazırlanan iddianame, 21 Haziran 2021’de kabul edilerek dava açıldı. İddianamede, partinin temelli kapatılması ve hazine yardımlarından da büsbütün mahrum bırakılması talep edildi.Sancar, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, AYM’nin en son HDP ile ilgili davada, hazine yardımı bulunan hesaplara bloke konulması kararı aldığını hatırlattı.

“İTİRAZLARI 4 ŞUBAT’A KADAR İLETİCEĞİZ”

Bu davayla maksat tahtasına konulanın, Türkiye’nin adil, özgür, eşit, demokratik bir seçim yaşaması olduğunu savunan Sancar, bloke kararının, buna yönelik bir müdahale manası taşıdığını tez etti. Hazine yardımının yatırılacağı hesaplara bloke konulması kararına karşı itiraz haklarının gizli olduğunu belirten Sancar, itirazlarını 4 Şubat’a kadar AYM’ye ileteceklerini bildirdi.

HDP DAVA SÜRECİNİN SEÇİM SONRASINA BIRAKILMASINI İSTEYECEK

Davanın geldiği kademenin yarattığı önemli problemlerin olduğunu öne süren Sancar, “AYM’ye yaptığımız müracaatta, bu dava ile ilgili bütün muhakeme süreçlerinin 18 Haziran 2023 seçimleri sonrasına bırakılmasını talep ettik. AYM, bunu en acil formda karar altına almalıdır.” diye konuştu.

“85 MİLYON, DAVALI PARTİNİN PKK’NIN GÜDÜMÜNDE OLDUĞUNU KABUL EDİYOR”

Öte yandan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin AYM’ye yaptığı kelamlı açıklamanın akabinde gazetecilere verdiği demeçte, 7 Haziran 2021 tarihli iddianameyi, 29 Kasım 2021 tarihli temele ait görüşlerini ve 3 Ocak’ta hesaplara bloke konulmasına ait yazılı taleplerindeki konuları motamot tekrar ettiğini belirterek, “Davalı partinin devleti, ülkesi ve milleti ile parçalanamaz bütünlüğüne alışılmamış hareketlerin odağı haline geldiğini tüm kanıtlarla ortaya koyduğumuzu bildirdik. Davalı partinin terör örgütü ile olan bağı milletçe bilinen bir gerçek. Tüm toplumca da biliniyor. Neredeyse 85 milyon da davalı partinin PKK’nın güdümünde bir organ olduğunu kabul ediyor. Hatta davalı partililerden de kimsenin PKK’yı kınadığına ait duyumuna rastlamadım. Ayrıyeten davalı parti yöneticileri dahil PKK’yı terör örgütü olarak görmeyip, silahlı halk örgütü olarak tanıdıklarını açıkça kendileri söylüyorlar. Bu, belgede da var esasen, sunduk. Televizyonlara da yansıdı, siz de gösterdiniz. Kayıtlar da var zaten” tabirlerini kullanmıştı.